Prova öncesi soruları yanıtlayan Şevval Sam, ‘Sanat müziği ayakta mı oturarak mı söylenir?’ tartışmalarına anlam veremediğini söyleyip “Bu bana pek anlamlı gelmedi. Sanatçının alanıdır sahne. Ne yapmak istiyorsa onu yapar. İzleyicinin koşul koyarak sanatçıyı izlemeye gelmesi beni şaşırttı.
Benim alanım orası, kendimi ifade yerim sahne... Böyle bir koşullandırmanın saygıyla alakası yok. Oturarak da ayakta da yatarak da söylenir. Onun bir konsepti, dekoru bir sürü parametresi var, çok şaşırdım açıkçası” diye konuştu.
Bu yıl Harbiye konserinin çok coşkulu geçeceğini ve her yöreden şarkılar söyleyerek sevenlerine adeta Türkiye turu attıracağını anlatan Sam, “Her sene Harbiye konserlerini iple çekiyoruz çünkü oranın coşkusu çok farklı oluyor. Geçmiş konserlere nazaran bu sene daha eğlenceli ve coşkulu olacak. Repertuvarım her tarzda şarkıdan oluşuyor.Hep birlikte oynayacağız” dedi.
Her yöreden şarkı söylediğini ancak Kazım Koyuncu’dan ve yıllar önce oynadığı "Gülbeyaz" adlı diziden dolayı Karadeniz’e torpil geçtiğini de sözlerine ekleyen Sam şöyle konuştu: “Bu topraklara aşık biri olarak en büyük hazzı bu türküleri söyleyerek alıyorum. Galiba Karadeniz daha torpilli oluyor çünkü aslında Karadenizli değilim ama onlar beni hemşehrisi olarak kabul etti Gülbeyaz ve Kazım’dan dolayı galiba... Birazda oraya torpil geçiyoruz. Ben de unutup oralıymışım gibi davranıyorum. ‘Hemşehrim’ diye sarılıyorlar sonra benim şivem Karadeniz’e kayıyor sanki yıllarca orada yaşamışım gibi.”
Şevval Sam, geçen günlerde İrem Derici’nin ‘Baktım gördüm dolmuyor eşimi dostumu çağırdım’ sözleriyle Harbiye’yi doldurduğu anlatmasını da değerlendirdi: “Tabii ki davetlimiz oluyor. Önemli olan bir araya gelmek, kimsenin bütçesini bozmuyorsa da iyi bir fırsat olabilir. Bu konuyu öyle düşünmedim. Harbiye’de olmak özel bir his. Aslında bütün sanatçılar bunu yaşamak ister.”
;){kind=link}
Yorumlar (0)