Op. Dr. Burak Pasinlioğlu, estetik zerafetin ardındaki dokunuşları anlatıyor
Op. Dr. Burak Pasinlioğlu, estetik zerafetin ardındaki dokunuşları anlatıyor
Cemiyet hayatının önde gelen isimleri, katıldıkları her davette adeta ışıltılarıyla büyülüyor. Kusursuz makyajlar, şık kıyafetler ve zarif aksesuarlar bir yana, bu isimleri gerçekten dikkat çekici kılan şey; sağlıklı, pürüzsüz ve canlı görünümlerini her ortamda sürdürebilmeleri. Peki, bu doğal ama etkileyici güzellik nasıl korunuyor? Cevap; düzenli cilt bakımı, kişiye özel planlanmış medikal estetik uygulamaları ve bilimsel yaklaşımı estetikle harmanlayan uzman ellerde gizli. Op. Dr. Burak Pasinlioğlu, özellikle cemiyet hayatının yoğun temposunda doğal ve kalıcı güzellik arayışında olanların başvurduğu isimlerden biri. “Güzellik sadece dış görünüm değil, aynı zamanda cilt sağlığının da bir yansımasıdır,” diyen Dr. Pasinlioğlu’na göre, sağlıklı ve canlı bir cilt için düzenli bakım ve yenileyici tedaviler bir rutin haline gelmeli. Özellikle mezoterapi, gençlik aşısı, PRP, biostimulant dolgu ve kolajen stimülasyonu gibi işlemler, bu rutinin temel yapı taşları arasında yer alıyor.
Mezoterapi: Cildin İhtiyacına Nokta Atışı
Mezoterapi, cilt altına mikroenjeksiyon yoluyla vitamin, mineral, aminoasit ve antioksidan içeriklerin verilmesiyle uygulanan, etkili ve hedef odaklı bir tedavi yöntemidir. Dr. Pasinlioğlu, mezoterapiyi “cilt için bir vitamin kokteyli” olarak tanımlıyor. Özellikle stres, hava kirliliği ve yaşlanmanın etkisiyle yıpranan cildi toparlamak, daha parlak ve sağlıklı bir görünüm kazandırmak amacıyla uygulanıyor. Cemiyet dünyasında sıkça davetlere katılan, makyajı yoğun kullanan ya da sık seyahat eden bireylerde cilt yorgunluğu daha belirgin hale geliyor. Mezoterapi, buyorgunluğu hızlıca toparlamak ve cilde yeniden canlılık kazandırmak için ideal bir çözüm sunuyor. İşlem sonrası kızarıklık minimum düzeyde olup, kişi sosyal hayatına hemen geri dönebiliyor.
Gençlik Aşısı ile Nem Dolu Bir Cilt
Cildin temel yaşlanma belirtilerinden biri, nem kaybı ve elastikiyetin azalmasıdır. Gençlik aşısı, bu iki soruna aynı anda müdahale eder. İçeriğindeki hyalüronik asit ve aminoasit kompleksleriyle cildin nem dengesini düzenlerken, hücre yenilenmesini de tetikler. Dr. Burak Pasinlioğlu’nun sıklıkla önerdiği gençlik aşısı protokolleri, mevsim geçişlerinde veya özel davetler öncesi uygulanarak cildin daha pürüzsüz, parlak ve esnek bir yapıya kavuşmasını sağlıyor. “Gençlik aşısı, fondötene ihtiyaç duymadan parlak ve taze bir cilt isteyenler için biçilmiş kaftandır” diyor Dr. Pasinlioğlu. PRP ile Hücresel Canlanma PRP (Platelet Rich Plasma) yani trombosit yönünden zengin plazma tedavisi, kişinin kendi kanından elde edilen doğal büyüme faktörlerinin cilt altına enjekte edilmesiyle uygulanır. Bu yöntem, özellikle hücresel yenilenme ve onarım açısından son derece etkilidir. İnce kırışıklıklar, cilt matlığı, elastikiyet kaybı gibi pek çok yaşlanma belirtisine karşı PRP, bilimsel temelli güçlü bir çözümdür. Cemiyet hayatının yorucu temposunda doğal ve risksiz bir gençleşme isteyenlerin ilk tercihlerinden biri olan PRP, iyileşme süresi gerektirmediği için “öğle arası estetiği” olarak da bilinir. Düzenli uygulandığında kolajen üretimini uyararak cildin zamanla daha genç ve dolgun görünmesini sağlar.
Biostimulant Dolgular: Hacimden Çok Canlılık
Klasik dolgu maddeleri hacim kazandırma amacıyla kullanılırken, biostimulant dolgular cildin kendi kolajen üretimini uyararak doğal bir dolgunluk ve sıkılaşma yaratır. Kalsiyum hidroksiapatit veya polilaktik asit bazlı bu dolgular, yüz hatlarını
yeniden tanımlamak yerine, yaşla birlikte azalan destek dokuyu canlandırmayı hedefler. Dr. Burak Pasinlioğlu’na göre, biostimulant dolgular “estetikte ikinci bir devrim” niteliğinde. Çünkü artık sadece şekil değil, doku kalitesi ve canlılık da güzelliğin en önemli unsurları arasında sayılıyor. Yanak bölgesinde sarkmalar, çene kontüründe gevşemeler ya da boyun bölgesindeki kırışıklıklar için bu dolgular uzun süreli ve doğal çözümler sunar.
Kolajen Stimülasyonu: Zamana Karşı Bilimsel Bir Kalkan
Kolajen, cilt sıkılığının ve elastikiyetinin temel taşıdır. Ancak 30’lu yaşlardan itibaren vücut doğal kolajen üretimini yavaşlatır. Kolajen stimülasyonu sağlayan lazer tedavileri, mikroiğneleme sistemleri ya da enjeksiyon bazlı ürünler, bu süreci tersine çevirmeye yardımcı olur. Dr. Pasinlioğlu, özellikle kolajen stimülasyonunu estetik planlamada bir “altyapı yatırımı” olarak görüyor. “Güzelliğin temeli sağlıklı bir dokudur. Yüzeyde ne yaparsanız yapın, alt doku kalitesizse sonuç geçici olur,” diyen Pasinlioğlu, bu tür tedavileri özellikle mevsim geçişlerinde ve yoğun dönem öncesi uygulamayı öneriyor.
Güzellikte Yeni Standart: Sessiz, Doğal, Etkileyici
Artık cemiyet hayatının etkili isimleri, estetik müdahale yaptırdıkları anlaşılmadan sadece “iyi görünmek” istiyor. Aşırıya kaçmadan, yüz ifadesini bozmadan, sadece taze ve sağlıklı bir görünüm hedefleniyor. Dr. Burak Pasinlioğlu’nun bilimsel yaklaşımı ve kişiye özel planlamaları, bu ihtiyacın cevabı niteliğinde. Kusursuz görünmek artık sadece şansa ya da genetiğe bağlı değil. Bilimle desteklenen doğru estetik stratejilerle, her yaşta ve her ortamda ışıldamak mümkün. Katıldıkları her davette bakışları üzerine çeken isimlerin güzellik sırrı; doğallık, sadelik ve profesyonel ellerin güvenli dokunuşlarında gizli.