HEM ÇEKTİK HEM AĞLADIK

FETÖ terör örgütünün kalkıştığı hain darbe girişimine karşı Türk milletinin destansı mücadelesini anlatan ‘15/07 Şafak Vakti’ filmi 15 Temmuz’da gösterime girecek. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı desteğiyle çekilen, yönetmenliğini Volkan Kocatürk’ün üstlendiği, filmde rol alan oyuncular Erkan Petekkaya, Baran Bölükbaşı, Tugay Mercan, Aslıhan Karalar, Hatice Sibel Aytan dün basın toplantısında biraraya geldi.

HEM ÇEKTİK HEM AĞLADIK

15 Temmuz gecesi darbecilere karşı direnen vatandaşların gerçek hikayelerinden esinlenen filmde Çengelköy’de pastane işleten Cevdet adlı bir esnafı canlandıran Erkan Petekkaya, belgesel niteliğinden çok önemli bir film yaptıklarını anlatıp, bazı sahnelerde çok etkilenip ağladığını söyledi. “Bütün ülke çok ağır bir buhran yaşadık o gece Cumhuriyet tarihimizde yaşadığımız en kötü olaylardan bir tanesiydi” diyen Erkan Petekkaya, bunun sadece bir toplumsal olay olarak değerlendirilemeceğini ve bağımsızlığımıza göz dikildiğini anlatıp şöyle konuştu: “Hala tüylerim diken diken oluyor filmin içinde çok daha iyi anladım ne olduğunu. Çok etkilendik tüm oyuncular etkilendi, iyi bir film yaptık. Bu film Türk halkının çıplak elle bağımsızlığına ve egemenliğine toz kondurmayacağını, el süremeyeceğine tüm dünyaya gösterdi. Böyle bir direniş, böyle bir halk dünyanın neresinde var? Hangi halk tankın altına yatar? Ben görmedim. Çok önemli bir geceydi. Bu da belgesel niteliğinde bir film oldu izledim filmi, içerisinde olduğum için çok mutluyum. Alıp kütüphaneme koyacağım yıllarca onu tutacağım bir film oldu diye düşünüyorum. İyi ki oynamışım. Filmiz izlerken çekerken etkiledim tüylerim diken diken oldu, kendim çektim kendim ağladım. Film çengelköyde köprüde geçti orada ince bir kesiti anlatıyor, halkın gözünden anlattık her şeyi”

HEM ÇEKTİK HEM AĞLADIK

Petekkaya ayrıca yapıcı eleştirilere açık olduğunu da sözlerine ekleyip, “Filmi izlemelerini tavsiye ederim, eleştirilerini terbiye ve ahlak ölçülerini kaçırmadan duymak da isterim eleştiriye inanırım, içinde küfür ve hakaret yoksa eleştiri kıymetlidir. Seyirciden bunu rica ederim. Bu unutulacak bir olay değil, bunu çocuklarımız torunlarımız her zaman konuşmalı, Allah korusun bir daha başımıza gelmesin. Şehitlerimize rahmet diliyorum canlarını verdiler, gazilerimizden Allah razı olsun. Buna sade toplumsal olay diyemeyiz özgürlüğümüz bağımsızlığımız gidiyordu elimizden, toprağımıza göz diktiler” şeklinde konuştu.

HEM ÇEKTİK HEM AĞLADIK

Filmde acil müdahale hemşiresini oynayan Hatice Sibel Aytan, gerçek hayatta kandan çok korktuğunu ancak çekimlerin zorluklarından etkilenmediğini dile getirip “Bence çok emek verilmiş özel bir proje oldu. Ben de bu projenin parçası olduğum için benim için çok özel bir film. Bir oyuncu olarak sorumluluğumun bilincindeydim çekerken çok farkına varamıyoruz izleyince tüylerim diken diken oldu. 15 Temmuz gecesini araştırdım neler olduğuna baktım. Çok hassas ve büyük bir olay o gece. Filmde bir hemşireyi canlandırıyorum, ben zaten normalde de kandan ve hastaneden korkan bir insanım. Çok etkilenirim günlük hayatta benden üç tüp kan alınacaksa üç saat ağlayan insanım, o süreçte onlar hiç aklıma gelmiyor bir şekilde Allah da gücünü veriyor. Çok ağır sahneler çektik. O tankın arabanın üzerinden geçmesi insanların çıplak elle tankın önünde durması kolay şeyler değil, bunu bir tek bizim milletimiz yapar” ifadesini kullandı.

HEM ÇEKTİK HEM AĞLADIK

Kayseri’de gerçekleşen çekimlerde Petekkaya’nın kızını canlandıran Aslıhan Karalar ise destansı bir mücadele anlattıkları ve gururlu olduğunu söyleyip “Destansı bir mücadeleyi anlatıyoruz, çekimler keyifli ve güzel geçti, güzel bir aile olduk. Zorlayıcı yanları tabii vardı ama bu hikayeyi anlatmak gurur verici, şanslı olduğumuzu düşünüyorum. Yaşanılan olayları en iyi şekilde ifade etmeye çalıştık. O gece ben Ankarada’ydım o gece hatırladığım alçaktan geçen korkutucu uçak sesleriydi” dedi.

HEM ÇEKTİK HEM AĞLADIK

Film çekimleri sırasında depresif bir ruh haline büründüğünü anlatan Baran Bölükbaşı ise şöyle konuştu: “Bizim için zor bir film oldu, setimiz güzeldi harcanan emek büyüktü rahat bir çalışma ortamımız vardı. Saf ergen bir karakteri Cevdet’in oğlunu oynadım. Her gün açıp o akşamı gizli kalmış o dehşetin görüntülerini izledim. Bu beni çok derinden yaraladı psikolojik olarak düştüğüm oldu, film çekilirken baya bir depresif bir adam oldum”

Bu haber SNOB MAGAZİN tarafından hazırlanmış olup Editörler tarafından hazırlanarak servis edilmiştir. Bütün haberler sitemizde hazırlandığı şekli ile servis edilmektedir. Bu nedenle haberin farklı kanyaklarda değiştirilerek yayınlanması SNOB MAGAZİN sorumluluğunda değildir. Kaynak göstermeden haber ve görsel alınması yasaktır.
  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ÜZÜLDÜM
  • 0
    KIZDIM
  • 0
    ŞAŞIRDIM
  • 0
    BEĞENDİM
  • 0
    BEĞENMEDİM
  • 0
    GÜLDÜM
  • 0
    ALKIŞ

Yorumlar (0)

Bu içerik ile henüz yorum yazılmamış