Nişantaşı City's AVM'de görüntülenen şarkıcı, tahtakuruları nedeniyle evine giremediğinden dert yanıp “Evi tahtakuruları bastı bir haftadır otelde kalıyorum, göçebe hayatı gibi oldu. Bitmeyince evi değiştirip adresten çıkanlar oluyormuş inşallah öyle bir şey olmaz. Güzelce ilaçlattık bakalım ne olacak? Evde çalışan kadınları hep yemişler” diye konuştu.
'Sanatçıların misafirleri dolduruyor'
Yaşar, son dönemde pek çok şarkıcının prestij kriteri olarak gördüğü Harbiye Açıkhava sahnesiyle ilgili sanat camiasını sarsacak ilginç bir tespitte bulundu.
“Oraya çıkmak gibi bir hevesim yok” diyen Ebru Yaşar, pek çok sanatçının 15 bin kapasiteli Açıkhava sahnesini misafirleriyle doldurduğunu anlatıp sözlerine şöyle devam etti: “Dolduramam’ diye endişem yok. Oraya zaten sevenleri ve misafirleri geliyor çoğu sanatçının, orası dolmayacak bir yer değil. Öyle bir şeye giriyorsanız onun da hazırlığını yaparsınız.
Dolanların çoğu misafirlerle doluyor zaten ama bu kötü bir şey değil, oraya para kazanmak için çıkmıyorlar. Orayı prestij olarak görmüyorum zaten. Ben her yerdeyim gönüllerdeyim, özel geceler yapıyoruz öyle duygum yok.”
.jpg)
Ebru Yaşar, geçenlerde gittiği bir kahvaltıcıda gelen şişkin hesaba itiraz eden Demet Akalın’ın yaşadığı durumun hatırlatılmasıyla Bodrum’un pahalılığından dert yandı.
.jpg)
Gittiği mekanlarda ‘Beni kazıklamayın hakkınız neyse onu getirin’ dediğini ve adisyonları kontrol ettiğin anlatan şarkıcı, “Bunu fırsata çevirenler var onlar utansın onların ayıbı. Siz orada iki ay para kazanacaksınız diye koca bir yıl çalışıp tatil yapan insanları mağdur edemezsiniz. Yıllardır böyle bize ya hediye ederler ya da kazıklarlar. Ben gittiğim yerlerde ‘Kazıklamayın hakkı neyse fiyatı neyse onu alın’ diyorum. Artık adisyonu kontrol ediyoruz pek çok kişinin başına geliyor. Bu zor şartlarda kimse parayı ağaçtan toplamıyor arkadaşlar” ifadelerini kullandı.
Yorumlar (0)