Tamer Levent, geçtiğimiz hafta, Nalan’ı annesinin bekaret kontrolüne getirdiği sahne üzerinden yaşanan tartışmalarla ilgili soru üzerine, bu durumu eleştirmek adına o sahnenin çekildiğini anlatıp şöyle konuştu:
“Doktor, Feride’yi baştan eleştirdi orada. Nalan’ın annesi, kızının üzerinde öyle bir baskı kurmuş ki, kız annesinin kırmamak için bunu kabul etti. Annenin kızına uyguladığı bu şiddet neden görmezden gelieniyor? Bunu eleştirmek için o sahne gösteriliyor zaten. Neler oynanıyor bugün Türkiye’de? Sayamayacağım kadar çok dizi var. 'Burası Türkiye mi yoksa başka bir ülke mi?' diye düşünesi geliyor insanın. Bakıyorsun silahlar patlıyor ve 100 tane insan ölüyor ekranda. Bunlar kimsenin dikkatini çekmiyor mu?"
VİDEO - Tamer Levent, dizideki "bekaret testi" sahnesi hakkında konuştu
"GERÇEKLERİ HALININ ALTINA MI SÜPÜRELİM?"
Bizim dizimizin hikayesinde bir insanlık edebiyatı var, gerçek hayatta olabilecek şeyler bunlar. Mesela tabii o sahne bizi de üzdü ama olan bir şey. Bunları halının altına mı süpürelim? Sonra bunu yapan bir sürü anne çıktı ortaya. Gelsin biri 'yok' desin bana. Neden bu gerçekleri halı altına süpürelim?”
Sözlerini sürdüren Tamer Levent, Camdaki Kız'ın tutacağını tahmin ettiğini ve bu tarz dram dizilerinin pandemi sürecinde daha çok olması gerektiğini savundu.
"HASTALARIN HAYAT HİKAYESİ DEĞİL"
Tamer Levent “Dizinin tutacağını biliyordum. Bu tarz dizilerin artması lazım çünkü insanlar kendileriyle karşılaşıyormuş gibi oluyorlar. Tiyatronun da rolü bu değil mi? İnsan aynada kendine baktığım zaman kendini düzeltiyor. İnsanın farkındalığını geliştirmesi için böyle dizilere pandemi sonrası da ihtiyaç olacak” ifadesini kullandı.
Usta oyuncu, ayrıca diziden sonra ‘bir psikiyatrist hastasının özelini açıklamalı mı?’ tartışmasına farklı bir açıdan yaklaşıp “Bunlar yaşamdan alınmış örnekler... Hikayeler stilize ediliyor. ‘Bir psikiyatrist hastalarının hayat hikayelerini ortaya koyabilir mi gibi tartışmalar yaratılıyor ama yok öyle bir şey. Hastaların hayat hikayesi değil ki bu. Bir hasta bunu yaşıyorsa daha 100 bin kişi bunu yaşıyordur” diye konuştu.