Hashimoto Tiroid Hastalığı Nedir?

Prof. Dr. Yeşim Erbil yanıtladı...

Hashimoto tiroidit (Kronik otoimmün tiroidit) (Haşimato)


1912 yılında Hashimoto tarafından tanımlanan bir hastalıktır. Genellikle iyot yeterli bölgelerde görülür ve dünyada da sıkılığı artmaktadır. Tiroid yetersizliğinin (hipotiroidi) en sık nedeni Hashimoto tiroiditidir. Toplumun %10’undan fazlasında, daha sık kadınlarda, genellikle 30-50 yaş aralığında görülür. Genetik faktörler nedeni ile aynı ailenin kadınlarında görülme riski fazladır.


Hashimoto (Haşimato) hastalığının mekanizması


Genetik faktörler, iyot, radyasyon, sigara kullanımı ve antikor pozitifliği gibi faktörler otoimmun mekanizmaları devreye sokar ve tiroid bezi lenfosit hücrelerinin istilasına uğrar. Lenfosit istilası ile antikorlar oluşur ve tiroid hücresi parçalanır. Ayrıca tiroid hücresinin kendi kendini öldürmesi (hücre intiharı=apoptozis) diğer bir yıkım olayıdır.


Tiroid hücresine lenfosit istilası sonucu antikor oluşumu ve hücre ölümü ile hücreler parçalanır ve tiroid hormonları kan dolaşımına karışır. Hastalığın ilk dönemlerinde hipertiroidi görülebilir. Genellikle bu dönem hasta tarafından fark edilmez. Hücrelerin yıkımının oranına göre kalıcı hipotiroidi gelişebilir. Haşimato hastalarının %20 sinde kalıcı hipotiroidi gelişmektedir.


Hashimoto (Haşimato) hastalığının belirtileri ve laboratuar bulguları


Hastaların büyük bir bölümünde bir şikayet yoktur. Tarama amaçlı yapılan hormon tetkiklerinde hipotiroidi belirlenmesi ile kuşku duyulup araştırılır ve tanı koyulur. Hastalarda hipotiroidi gelişimi olduysa belirtiler görülebilir.

Halsizlik, yorgunluk, eklem ağrısı, kilo alma, cilt kuruluğu, saç dökülmesi, saçlarda matlaşma, üşüme, kabızlık, adetlerde düzensizlik, kısırlık, depresyon, algı bozukluğu, seste değişiklik (ses kabalaşması) hipoiroidi belirtileri arasındadır. Muayenede kuru cilt, nabızda azalma (bradikardi), ses kabalaşması, reflekslerde yavaşlama, bazı hastalarda tiroid bezinde büyüme (guatr gelişimi) ve ödem belirgin bulgular arasındadır.


T3 ve T4 hormonu düşük, TSH yüksek bulunur. Klinik belirti vermeyen subklinik hipotiroidide ise T3 ve T4 hormonları normal, TSH yüksek bulunur. Anti TPO hastaların %85’inde yüksektir.


Hashimoto hastalığına vitiligo, pernisyöz anemi, romatoid artrit, tip 1 diyabet gibi otoimmun hasralıklar eşlik edebilir. Hipotiroidi gelişmesi ile tiroid bezi küçülür. Tiroid bezinin küçülmesi hipotiroidinin kalıcı olacağının göstergesidir.


“Bu ilacı ömür boyu alacaksın, başka bir şey yapmana gerek yok” DOĞRU MU?  HAYIR. Tiroid yetmezliği yani hipotiroid geliştiği zaman eksik olan hormon yerine tiroid hormonu (genellikle sentetik T4) verilir, doğal olarak hastanın bu ilacı doz ayarlaması yaparak kullanması gerekir. Ancak sadece bu ilacın kullanımı ile hastanın şikayetleri genellikle geçmez. Halsizlik, yorgunluk, kilo alma, kilo verememe, isteksizlik, mutsuzluk, depresif hal, kabızlık, ishal, saç dökülmesi, unutkanlık, ateş basması, bazen çarpıntı, dikkat dağınıklığı, libido azalması, ağız kuruluğu ve bunun gibi daha bir sürü şikayeti devam edip durur.


“Yediklerinizle bu şikayetlerinizin ne ilgisi var?”

Tüm otoimmun hastalıklarda (sedef, Behçet, vitiligo, romatolojik hastalıklar vs.) Gluten ve rafine şekerin inflamasyonu arttırdığı kanıtlanmış bir durumdur. Gluten ve rafine şeker inflamasyonu arttırır. İnflamasyonun artması stres hormonlarının sentezini arttırır ve T4 hormonundan (ilaçlar da T4 dür) aktif hormon olan T3 e dönüşümü engeller. Rapor üzerinde sonuçlar normal sınırlardadır ama hücre içine T3 girmez ve hastanın şikayetleri hep devam eder. “Alınan gıdalarla bu hastalığın ilişkisi yok” denilmesi otoimmun hastalıklarının mantığına aykırıdır bilakis çok yakın ilişkilidir.


Selenyum ve D vitamininin antikorların düşmesinde etkili olduğu pek çok yayında kanıtlanmış bir bilgidir. T4 hormonunun T3 e dünüşümünde Selenyum, D vitamini, çinko, B vitaminleri, magnesium çok önemlidir. Hastaların eksikliklerine göre bu vitamin ve mineraller verilmelidir.


Stresin uyarısı beyinde hipofiz bezine ulaşır ve hipofiz bezi “kortikotropin salgılatıcı hormon” olan CRH sentezler. Bu hormon da adrenal yani böbrek üstü bezinden “kortizol” sentezlenmesi emrini verir.


Kortizol hormonu yaşamsal ve çok önemli bir hormondur. Gün içinde normal koşullarda bir ritm içinde salgılanır ve buna “Circardian ritm” denir. Kronik streste de aynı hormonlar salgılanır ancak etkileri şiddetli ve yıkıcıdır. Kan basıncında artma, immun sistemde bozulma, doğurganlıkta sorunlar, kalp hastalıkları ve bağırsak sorunları (irritabl bağırsak, ülser, reflü vd) gelişebilir. Tabi bu kronik stresin tiroid bezi üzerinde de etkisi vardır. Tiroid bezinde sentezlenen T4 hormonundan aktif hormon olan T3 e dönüşümü bloke eder. Bunun sonucunda da halsizlik, yorgunluk, saç dökülmesi, kilo alma, uyku sorunları gibi pek çok belirti ortaya çıkar.


Lazer uygulaması tiroid bezinde inflamasyonu (hücre içi iltihap) azaltıp kanlanmayı arttırmaktadır. “low level lazer” epilasyonda kullanılan lazerin 1000 kat düşük dozudur. Ciltten 2 cm penetrasyonu vardır. Bu lazer yüzeyel eklem ağrılarında yıllardır kullanılmaktadır ve ağrılarda kullanılan tüm lazerler gibi “antienflamatuar” etkisi vardır.


Hashimoto hastalığında kaynak tiroid bezidir ayrıca tüm vücutta otoimmun hastalık mevcuttur. Kaynak kontrolü amacıyla tiroid bezine uygulanacak lazer tedavisi, inflamasyonu azaltarak T4 hormonunun aktif olan T3 hormonuna dönüşünü arttırmaktadır. 2013 yılında başlayan ve dünyada hastalıklara organ bazında değil bütüncül yaklaşan ekiplerce yapılmaktadır. Hastalığın nedenlerine yönelik tedavi bütüncül yaklaşımdır ve gerçek tıbbın kendisidir. Lazer tedavisi de bu yaklaşımın önemli bir parçasıdır.





Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.