Cem Özer : Ölmeden cenazemi yaşadım
Film çekimleri sırasında sette kaza geçirerek günlerce yoğun bakımda kalan oyuncu Cem Özer, gerçekleştirdiği basın toplantısıyla uzun bir aranın ardından ilk kez görüntülendi. 59 yaşındaki oyuncu, şu sıralar tedavisinin devam ettiği Florence Nightingale Hastanesinde düzenlenen basın toplantısında, sağlık durumunu anlattı
Cem Özer : Ölmeden cenazemi yaşadım
Basın toplantını eşi ve kızıyla beraber gerçekleştiren ve toplantının gerçekleşeceği alana yürüyerek gelen Cem Özer, "Sağlık durumum her gün daha iyiye gidiyor. Fizik tedavi ile devam ediyoruz. Zor günler geçirdik tabii. Her şerde bir hayır vardır. Bundaki hayır da şu oldu; Benim çok sevdiğim insanlar varmış, beni çok sevenler varmış. Bunların farkında değilmişiz. Birbirimize verebileceğimiz en büyük hediye en büyük armağan sevgimiz. Hiç ummadığım kişiler ziyarete geldi, sevgisini gösterdi, gözlerim dolu dolu oldu. Ve bir karar verdim ki, artık o insanları bırakmayacağım.'' dedi. Konuşması esnasında sık sık gözleri dolan ve konuşmakta zorluk çeken Cem Özer, ''Türkiye'nin bir çok yerinden yemekler geldi. Afyon'dan kaymak, Trabzon'dan tereyağı ve Kayseri'den pastırma gibi bir çok yemek yolladı hayranlarım, yeyip de şifa bulsun diye not düşmüşler hatta. Bunlar beni çok mutlu etti" dedi.
2/6Cem Özer : Ölmeden cenazemi yaşadım
İnsanların değeri sağken bilinmeli diyen Özer, ''Ben hep şey derdim Ölü seviyoruz ya… Cenazelerde gözyaşları döküyoruz… En çok ben seviyorum şovları yapıyoruz. Cenazeden önce bunlar yapılmalı derdim. Birinin heykelini dikecekseniz, ismini bir yere vereceksiniz bunu ölmeden yapın. Ben o cenazeyi ölmeden yaşadım.Bu arada eşim ve kızımı büyük çile çektiler.'' dedi.
3/6Cem Özer : Ölmeden cenazemi yaşadım
Yoğun bakımdan çıktından sonra aklının Mehmet Ali Erbil'de olduğunu da ifade eden Cem Özer, ''Mali ile sıkı bir dostluğum yok, onu ne kadar sevdiğimi fark ettim. Uyandığım andan itibaren zihnim onunla meşguldü. İnşallah bugün yarın kendine gelir. Ne olur tutun elini bırakmayın.'' şeklinde konuştu.
4/6Cem Özer : Ölmeden cenazemi yaşadım
YOĞUN BAKIMDA NELER OLDU? "Bu bilinmeyen bir şey. Doktorlar ‘şu an algıları açık değil’ diyebilir… Ama buna itibar etmeyin. Çünkü biz yoğun bakımda yatanlar her şeyi algılıyoruz ve hissediyoruz. Ben hiçbir şeyi kıvırmayan bir insanım. Yoğun bakımdayken dedim ki ‘ben gittim, ben öldüm’ Şuan yaşadıklarım bir hatırlama sadece… Ölüm böyle bir şey demek ki… Bırakmıştım kendimi… ‘Oh be kurtulduk her şeyden. Şimdi annemle babamla zaman geçiriyorum’ dedim. Şuurun yerinde olmaması böyle bir şey. Sonra karımla kızımı baş ucumda bana doğru eğilip benimle konuşurken algıladım. Onlar 5 dk kalmış bana 1 saat geldi. Sonra dedim ki, ‘Ne yapıyorsun Cem, Sen gideceksin rahatlayacaksın da Pınar ve Cemre ne yapacak. Mahvolurlar”. Dedim. Ve müthiş bir mücadeleye başladım. Yalan söylemeyeyim beyaz ışığı görmedim. O kapıya gittim. Oradan geri döndüm. Döndüren iki kişi de kızım ve karım. Işık falan görmedim. Yalan söylemeyeyim. O yüzden Mehmet Ali’nin başucundan ayrılmayın. O algılıyor. Elini tutun. Bırakmayın! En çok sevdiği kimse o gitsin. Sonra minik uyandırmalar başladı. Sonra zaten yukarıya çıkardılar. Uzun süre sizlerle görüşme imkanımız olmadı. İnsanların bunca derdinin arasında ‘Cem Özer hastaymış'ı ekleyemeyiz.
5/6Cem Özer : Ölmeden cenazemi yaşadım
Cem Özer, "Çekim sırasında oldu olay. Bir sahne vardı. Ben istasyonda kondüktör ve tarikat şeyhini oynuyorum. Koşuyorum. Orada ayı çukuru var. Bir kız oraya düşmüş. Kız da benden intikam alacak. O ayı çukuruna benim de düşmeme gerekiyor. Onun bir tekniği var ama gördük ki o teknik kurulmamış. Yönetmen ‘Cem atlar’ dedi. Bende mesleğim itibarıyla gaza geldim. ‘Gerekli önlemleri alalım’ dedim. Çalış çırpıyı kaldıralım, bunlar kırılır benim yüzümü parçalar. Düşeceğim yeri göreyim ki, usturuplu düşeyim dedim. Ben göremedim ve ayağımı çukurun karşı duvarına çarptım. Ben bilekte ne var ne yok kırmışım. Bir sonraki gün de çalıştım, 3. Gün de çalıştım. Sahne mundar olmasın diye… Sonra ağrılar başladı. ‘Doktora gitmek istiyorum’ dedim. Beni arabayla buraya getirdiler. Kırığın üstünde 2,5 gün çalışmam ayağımı kötüleştirmiş. O kırılan kemik içeride kasa zarar vermiş ve doku ölmüş. Ama çok şükür iyiyim. Bana çok iyi baktılar. İlgilerini üzerimden eksik etmediler." dedi.
6/6